Evli çiftler için en anlamlı günlerden birisi de evlilik yıldönümleridir ve eşler genellikle birbirlerine romantik evlilik yıldönümü sözleri söyleyerek bir birilerini mutlu etmek isterler. Böylesine özel ve anlamlı olan gün için romantik ve etkileyici sözler arayan kişiler kesinlikle sayfamızı ziyaret edebilirler. Sayfamız içerisinde yer alan kategoriler arasında eşleri için en uygun ve romantik sözleri bulabilirler. Özellikle de romantik sözler söylemek isteyen kişiler usta şair Nazım Hikmet’in evlilik yıldönümlerine uygun olan sözlerini söyleyerek bu özel günlerde eşlerinin gönüllerini fethedebilirler. Sayfamız içerisinde de büyük aşkınıza uygun olarak Nazım Hikmet’in sözleri arasında hislerini en iyi şekilde yansıtan sözleri seçerek bu özel günde eşlerine söyleyebilirler.
Nazım Hikmet aşk sözleri ile evlilik yıldönümlerinde eşlerini mutlu etmek isteyen kişiler kesinlikle sayfamızda yer alan güzel sözler ile eşlerini mutlu edebilirler. Evlilik yıldönümü gibi özel günlerde eşlerini mutlu etmek ve romantik şeyler söylemek isteyen kişiler usta şair Nazım Hikmet sözlerinden de faydalanabilirler. Bu sözler sayesinde hayatların birleştiği günün yıldönümünde eşleriyle birlikte sın derecede romantik olan anlar yaşayabilirler. Biz de bu kişiler için sayfamız içerisinde Nazım Hikmet’in söylediği en güzel aşk sözlerini evlilik yıldönümleri için romantik söz arayan kişiler adına araştırdık. İşte sizler için hazırladığımız Nazım Hikmet’ten evlilik yıldönümü kutlamak için en güzel aşk sözleri..
~ Aramızda sadece bir derece farkı var, işte böyle kanaryam, sen kanatları olan, düşünemeyen kuşsun, ben elleri olan, düşünebilen adam… (Nazım Hikmet Rubaileri)
~ Sevgilim, değişti mevsim çekişen gelişmelerden sonra bir sıçramakla. Ve karın altında mağrur, hamarat sürüp gidiyor hayat…
~ En güzel deniz: henüz gidilmemiş olandır. En güzel çocuk: henüz büyümedi. En güzel günlerimiz: henüz yaşamadıklarımız. Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür… (Pirayeye)
~ Ve biz yine bir kış daha geçireceğiz: büyük öfkemizin içinde ve mukaddes ümidimizin ateşinde ısınarak… (Pirayeye)
~ Sen yanmasan, ben yanmasam, biz yanmasak nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.
~ Yürekli bir kadının başı, yüreksiz bir erkeğin omzuna ağır gelir!
~ Sevgilim, yaş kemâlini buldu. Bana öyle gelir ki belki bin yıllık bir ömrün macerası geçti başımızdan. Ama biz hâlâ güneşin altında el ele yalınayak koşan hayran gözlü çocuklarız… (Pirayeye)
~ İşin en aşağılık tarafı şu ki yavrum, galiba yalnızlığa alışıyorum.
~ Cebimde yoktu, yüreğimden verdim.
~ İçimde mis kokulu kızıl bir gül gibi duruyor zaman.
~ Sevgilimin hayâli dile geldi aynanın üzerinde: “- O yok, ben varım,” – dedi bana günün birinde. Vurdum, düştü parçalandı ayna, kayboldu hayâl ve lâkin çok şükür sevgilim duruyor yerli yerinde… (Nazım Hikmet Rubaileri)
~ Bir gülüşün ateşiyle yakmasını biliriz ölümün önünde sigaramızı.
~ Kitap okurum: içinde sen varsın, şarkı dinlerim: içinde sen. Oturdum ekmeğimi yerim: karşımda sen oturursun, çalışırım: karşımda sen. Sen ki, her yerde “hâzırı nâzır”ımsın, konuşamayız seninle, duyamayız sesini birbirimizin: sen benim sekiz yıldır dul karımsın… (Pirayeye)
~ İnsan birisiyle yaşlanmalı, birisi yüzünden değil!
~ Ruhum ne ondan önce vardı, ne ondan ayrı bir sırrın kemâlidir, ruhum onun, o dışımdaki âlemin bende akseden hayâlidir. Ve aslından en uzak ve aslına en yakın hayâl bana ışığı vuran yârimin cemâlidir… (Nazım Hikmet Rubaileri)
~ Özlemin azı çoğu olmaz, ağırdır işte.
~ Ve benim birden bire yüzünü değil, gözünü değil, sesini göresim geldi.
~ Ve sana söylemek istediğim en güzel söz: henüz söylememiş olduğum sözdür.
~ Arkadaşlık ağaca benzer, kurudu mu bir daha yeşermez.
~ Sende uzaklığı; sende ben, imkânsızlığı seviyorum.
~ Ben, bir insan, ben, Türk şairi komünist Nâzım Hikmet ben, tepeden tırnağa iman, tepeden tırnağa kavga, hasret ve ümitten ibâret ben… (Nazım Hikmet Rubaileri)
~ Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine.
~ Yaşamak: ümitli bir iştir, sevgilim, yaşamak: seni sevmek gibi ciddî bir iştir… (Pirayeye)
~ Yalnızlık insana çok şey öğretirmiş. Ama sen gitme, ben cahil kalayım.
~ Ben seni isterim: senin gibi güzel, dost ve sevgili olsun hayat… Biliyorum henüz bitmedi sefaletin ziyafeti… Bitecek fakat… (Pirayeye)
~ Sevgilim, senin mekânın olan ve nereye sürülsem, hangi hapiste yatsam sırtımda, torbamın içinde götürdüğüm ve evlât acısı gibi yüreğimde, senin hayalin gibi gözlerimde taşıdığım şehir…
~ Pişman değilim yaşadıklarımdan, öfkem belki de yaşayamadıklarımdan.
~ Bir elmanın yarısı biz, yarısı bu koskoca dünya… Bir elmanın yarısı biz yarısı insanlarımız. Bir elmanın yarısı sen yarısı ben ikimiz… (Pirayeye)
~ Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun?
~ Biz başka severdik. O yüzden başka sevemedik.
~ İnsanların kanatları yok, insanların kanatları yüreklerinde.
Yorum Gönder